Muratpaşa Belediye Başkanı Uysal: “Çalıştaylarımızla Türkiye’nin En Önemli Konuları Hakkında Geleceğe Dair Söz Söylüyoruz”
(ANTALYA)- Muratpaşa Belediyesi’nin bu yıl 7’ncisini düzenlediği Yörük Çalıştayı, “Yörük Kültüründe Kadın” temasıyla gerçekleştirildi. Belediye Başkanı Ümit Uysal, “Yörük kültüründen insanların öğreneceği, Türkiye’mizin öğreneceği çok şey var. Çalıştaylarımızla da Türkiye’nin en kıymetli mevzuları hakkında geleceğe dair kelam söylüyoruz. Yazılı ve kelamlı, bilgi kaynağı oluşturuyoruz. Kuru manzarayı bir kenara bırakıyoruz, kayıt oluşturuyoruz” dedi.
Muratpaşa Belediyesi’nin her yıl farklı temalar çerçevesinde gerçekleştirdiği Yörük Çalıştayı bu yıl “Yörük Kültüründe Kadın” teması ile yapıldı. Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde düzenlenen 7. Antalya Yörük Çalıştayı’na Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın yanı sıra, Antalya Vali Yardımcısı Ayhan Yazgan, Antalya Büyükşehir Belediyesi Lider Vekili Bayram Ali Çeltik, Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şükrü Özen, Döşemealtı Belediye Lideri Menderes Kol, Yörük kültürü ve tarihi üzerine çalışan akademisyenler, Yörük kültürü üzerine içerik üreten toplumsal medya fenomenleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Başkan Uysal, aktiflikte birinci olarak Mustafa Gümüş’ün “Yörüklerin İzinde” isimli fotoğraf standını ziyaret etti. Açılış konuşmalarının akabinde ise YÖRKAM Müdürü Doç. Dr. Fatih Uslu’nın moderatörlüğünde gerçekleşen “Geçmişten Günümüze Yörük Obalarında Yörük Kadını” başlıklı oturum ve YÖRKAM Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Uslu başkanlığında gerçekleşen, Yörük bayanlarının yas geleneği, sanat oluşumunda bayanın rolü hususlarına yer verilen iki farklı oturum yapıldı. İki gün boyunca devam eden çalıştay, ağır ilgiyle karşılandı. Çalıştayda ayrıyeten Yörüklerin konuşmacı olarak yer aldığı “Yörük Beyefendileri Hür Kürsü” aktifliği de gerçekleştirildi.
Başkan Uysal, 7’ncisi gerçekleştirdikleri çalıştayın yeni nesillerin, toplumun ve Türkiye’nin kadim kültürün ögelerini hatırlayarak geleceğe taraf vermesi için bir laboratuvar olarak düzenlendiğini söyledi. Çalıştayın bu yıl “Yörük Kültüründe Kadın” temasıyla gerçekleştiğini hatırlatan Lider Uysal, temanın bilhassa doğu toplumları için son derece yakıcı olduğunun altını çizdi.
“Kadın, yükü taşır, obanın kelamını de söyler”
Türkiye’de ‘kadın’ başlığında eşitsizliklerinin yanı sıra ağır bir şiddet probleminin da olduğunu belirten Uysal, buna rağmen Yörük kültüründe, obalarında farklı bir tablonun bulunduğunu aktardı. Kendisinin de bu ömrün canlı şahidi olduğunu belirten Lider Uysal, “Kadın, yükü taşır, obanın kelamını de söyler. Yörüklerde bayan bu türlü. Acımasızdır hayat. Burada bir de elinde bir yetenekli bey var. Bu bayan olmaz bundan mı diyeceksin? Demez zati. En yetenekli kimse, bazen 16 yaşında bir çocuk bey olur. Bazen bayan olur. Bazen de bir koca, yaşlı, olur. İnsanların yalnızca yeteneğine, karar verme kabiliyetine, obanın bekasını, gelecek jenerasyonları, gelecek jenerasyonların devamını en uygun koruyacak olana o misyon fiilen bildirim edilir” dedi.
“Yörük kültüründen insanların öğreneceği, Türkiye’mizin öğreneceği çok şey var”
Yörük kültürünün bugünün dünyasına söyleyeceği çok şey olduğunu lisana getiren Lider Uysal, “Yörük kültüründen insanların öğreneceği, Türkiye’mizin öğreneceği çok şey var. Çalıştaylarımızla da Türkiye’nin en değerli hususları hakkında geleceğe dair kelam söylüyoruz. Yazılı ve kelamlı, bilgi kaynağı oluşturuyoruz. Kuru manzarayı bir kenara bırakıyoruz, kayıt oluşturuyoruz” diye konuştu.
Başkan Uysal, konuşmasının devamında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Toroslarda çıkın bakın. Nerede kara bir Yörük çadırı görürseniz ve dumanı da tütüyorsa dünyada hiçbir güç bizi asla yenemez” kelamıyla simgeleşen ‘kara çadır’ın duruşunun hala Türkiye’nin geleceği için hayati olduğunu söyledi.
Kara çadırın bir anlayışı, ruhu, zihniyeti söz eden teminat ve sigorta olduğunun altını çizen Lider Uysal, “Kara çadır kavramı çok ağır bir kavram. Başyörük, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir vasiyetnamesi. O çadırın telaşları olması lazım, ikazları olması lazım. Hepimizin paylaşabileceği his yerinde tasaları var, o kara çadırın” tabirlerini kullandı.
Başkan Uysal, Türkiye Cumhuriyeti’nin dünyanın doğusundaki tek ulus devlet olduğunu ve kuruluşunda, Atatürk’ün önderliğinde ‘Türk milleti’ tarifi ve şemsiyesi altında bütün farklılıkları, inkar etmeden aşarak birleştiğini kaydetti. Lakin bugünün Türkiyesi’nde siyasetçilerin tüm etnik ve mezhepsel farklılıkları durmaksızın tekrar ettiğini kaydeden Uysal, “Dertleri ne yani? Bizim dünyanın birinci liginde ileri bir iktisat, ileri bir ulus devlet, ileri bir demokrasi kurmaya hakkımız yok mu? Biz birleşemez miyiz? Bence kara çadır bu duruma itiraz eder” diye konuştu.
Kara çadırın bu itirazının Türkiye’nin bekası için olduğunu belirten Lider Uysal, “Kara çadır, birebir vakitte, ülkenin bekası için siyasetçilerin hiçbirinin dokunamayacağı bağımsız bir yargı olsun ister. Zira bir ülkenin temeli adalettir” dedi. Kara çadırın, bununla birlikte, Türkiye’nin kaynaklarının çok adil, hukuksal, şeffaf, verimli kullanılmasını isteyeceğini de belirten Lider Uysal, “Her sene ithalatımız, ihracatımızdan yüz milyar dolar fazla. Dünyaya yüz milyar dolar ek ödeme yapıyoruz. Kara çadır bunu kabul etmez” diye konuştu.
Kara çadırın Türkiye’nin düzgünlüğüne olan her şeyin yanında olduğunu belirten Uysal, şunları söyledi:
“Türkiye’nin ayrışmasından, dağılmasından, ziyan etmesinden, iktisadını çökmesinden, eğitim sisteminin teknoloji dünyasına ayak uyduramamasından, geri kalmasından, sıhhat sisteminin insanlara adil hizmet verememesinden korkuludur, kara çadır. Kara çadır, bu ülkeyi yöneteceğim diye soyunan beyefendilerden, beylik ister. Adalet ister. Çalışma ister. Uzak görüşlülük ister. Birliği beraberliği arttırmak ister, pekiştirmek ister. İnsanları ayrıştırmak değil birleştirmek ve Türkiye Cumhuriyeti’ni topyekun bir kuvvete dönüştürmek ister.”
Kara çadırın bu haliyle yalnızca Türkiye Cumhuriyeti’nden yana olduğunu belirten Lider Uysal, “İşte o kara çadırı temsil etmemiz, Türkiye’nin terazisini tutmamız lazım. Türkiye’nin geleceğine istikamet vermemiz lazım. Türkiye’nin geleceğine bir vatandaş hukuku içerisinde el koymamız lazım. Bunu kara çadır yapamazsa kimse yapamaz” diye konuştu.
