Allianz Türkiye’den Sürdürülebilir Kasko Sertifikası
Allianz Türkiye, kasko eserini, sürdürülebilir sertifikalı olarak tescil ettirerek müşterilerine sundu.
Şirketten yapılan açıklamaya nazaran, Allianz Türkiye’nin kasko eseri, AB Taksonomisi kriterlerinin ve Allianz Kümesi Sürdürülebilir Kıymet Yaratma Modeli’nin tüm gerekliliklerini karşılayarak “sürdürülebilir ürün” sertifikasını aldı.
AB Taksonomi kriterleri kapsamında yapılan kıymetlendirme sürecinde, sürdürülebilirlik kavramı, aktüeryal modellemeden müşteri bağlantısına, hasar süreçlerinden eser ve hizmetlere kadar tüm süreçleri kapsayan bütünsel bir halde ele alındı.
Değerlendirme sürecinin akabinde tüm kasko süreçleri AB Taksonomisi’ne uygun olan Allianz Türkiye, sigorta bölümünde sürdürülebilirlik alanındaki pozisyonunu pekiştirdi. 2025’e kadar Global Isınma Potansiyeli’ni yüzde 5 azaltma gayesinin 5 kat üzerine çıkarak yüzde 25 azaltan Allianz Türkiye’nin sertifikalı birinci sürdürülebilir eseri kasko oldu.
Allianz Türkiye kasko eseriyle, sürdürülebilirlik alanında müşterilerine pek çok avantaj sağlıyor. Sıra dışı hava olayları olmadan evvel sigortalılar uyarılıyor, iklim risklerine karşı alınabilecek tüm tedbirler paylaşılıyor. Kağıt kullanımını önlemek için tüm poliçeler e-mail formatında sigortalılara iletiliyor.
Elektrikli araçlara yönelik özel teminat ve eserlerin yanı sıra ek olarak yüzde 10 indirim uygulanıyor. İnançlı sürüşün ehemmiyeti konusunda farkındalık yaratmak maksadıyla kış lastiği alımı indirimlerle destekleniyor. Dezavantajlı kümelere ve sivil toplum kuruluşlarına da ayrıyeten indirim yapılıyor.
Her alanda sürdürülebilir hayata geçişi destekliyor
Uzun yıllardır vizyonuna sürdürülebilirliği entegre eden Allianz Kümesi, 2050’ye kadar karbon net sıfır şirket olma amacıyla ilerliyor.
“Yenilenebilir Güç Sigortası”, “Kıyı Tesisleri Deniz Kirliliği Sorumluluk Sigortası”, “Güneş Gücü Paneli Sigortası”, “Sürdürülebilirlik Fon Sepeti Emeklilik Yatırım Fonu”, “Elektrikli Arabalar için Kasko” indirimi, “Yuvam Sigortası” üzere eserleriyle sürdürülebilir hayata geçişi destekleyen şirket, Allianz Teknik ünitesinde hayata geçirdiği Etraf ve İklim Değişikliği Hizmetleri departmanıyla etraf ve iklim değişikliği hizmetleri konusunda danışmanlık hizmeti veriyor, TÜBİTAK’ın da takviyesiyle KOBİ’lere yeşil mentörlük yapıyor.
Allianz Türkiye, yıllık sigorta prim hacmi yaklaşık 100 milyon dolar olduğu iddia edilen kömür üretimiyle ilgili işlere, 2018’den bu yana sigorta teminatı sağlamıyor ve bu işlerin yenilemelerini gerçekleştirmiyor, tek işi kömür üretimi olan işlerde yer almıyor.
“Sektörümüzde sürdürülebilir eser ve hizmetlerin öncüsüyüz”
Açıklamada görüşlerine yer verilen Allianz Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Tolga Gürkan, 2016’da bir yeterlilik seyahatine çıkarak sigorta kesimine sürdürülebilirlik anlayışını kazandırdıklarını belirtti.
Gürkan, “İyiden harikaya yanlışsız gitme gayesiyle çalıştığımız bu süreçte işimizi sürdürülebilirlik prensiplerine uygun biçimde dönüştürmek için kararlı adımlar atmaya devam ediyoruz. Esaslı değişimlerin yaşandığı bu yeni dünya sisteminde attığımız her bahadır adımın bize, etrafımıza, sürdürülebilirliğin garantörü olan dalımıza ve toplumumuza bedel katması en büyük önceliğimiz.” açıklamalarında bulundu.
Hayata geçirdikleri SuSo (Sustainable Solution – Sürdürülebilir Çözüm) projeleri kapsamında kasko eserlerinin tümünün AB Taksonomisi kriterlerini karşılayarak “sürdürülebilir ürün” olarak sertifikalandırılmasının kendileri için büyük bir gurur kaynağı olduğunu vurgulayan Gürkan, “Yeşil, etraf dostu ve sürdürülebilir kavramları bir eser ya da hizmeti tanımlarken kullanıldığında hepimizin takdirini kazanıyor fakat bu kavramları destekleyen bilgiler sunulmadığında yeşil aklama dediğimiz durum ortaya çıkıyor.” açıklamalarında bulundu.
Gürkan, muhakkak birçok standardı karşılamayan ve uçtan uca düşünülmeyen eserlerin sürdürülebilir eser olarak nitelenmesinin yeşil aklamaya yol açacağının şuuruyla taksonomilere uygun eser geliştirmenin öncüsü olmayı hedeflediklerinin altını çizdi.
Gürkan, “Finansal kaynaklar gerçek manada sürdürülebilir projelere aktarıldığı takdirde, etrafa ve toplumlara önemli katkılar sunuyor. Biz de 2008’den bu yana Türkiye’ye yaptığımız 1 milyar avroyu aşan yatırımlarımızla sürdürülebilir kıymetler yaratmaya devam ediyoruz.” değerlendirmelerinde bulundu.
