Diyarbakır’da Sağlıkçılardan Dr. Hussam İçin Yürüyüş
Diyarbakır’da sağlıkçılar İsrail’in gözaltına aldığı doktor için yürüdü
DİYARBAKIR – Diyarbakır’da sıhhat çalışanları, İsrail’in gözaltına aldığı Dr. Hussam Abu Safiye için yürüdü.
Merkez Sur ilçesinde bulunan Dört Ayaklı Minare önünde toplanan küme, daha sonra Hz. Süleyman Camii’ne kadar slogan atarak yürüdü. Yürüyüşe, etraftaki vatandaşlarda alkış çalarak eşlik etti. Burada, küme ismine açıklama yapan Doç. Dr. Eşref Araç, sağlık çalışanları olarak geçtiğimiz günlerde Gazzeli bir meslektaşları Dr. Hussam Abu Safiye’nin İsrail tarafından zorla gözaltına alınmasını kınamak üzere bir ortaya toplandıklarını söyledi.
Gazze’de 15 ayı aşkın müddettir tüm dünyanın gözleri önünde büyük bir soykırım teşebbüsünde bulunan İsrail’in Kemal Advan Hastanesi Müdürü Dr. Hussam’ı zorla gözaltına almasının her şeyden önce milletlerarası hukukun açık bir ihlali olduğunu belirten Araç, “Sağlık tesisleri ve sıhhat çalışanları, memleketler arası hukukun temel prensiplerine nazaran savaşın tarafı değildir ve bu nedenle her kaidede korunmalıdır. Sıhhat çalışanlarına yönelik akınlar ve gözaltılar, savaş cürmü kapsamındadır. 27 Aralık’ta Kemal Advan Hastanesi’ni kuşatma altına alarak sıhhat çalışanını ve yaralıları zorla dışarı çıkarmış, baskın düzenlediği hastanenin kimi kısımlarını ateşe vermişti. Tıpkı gün yayımlanan imajlarda, Gazze’de İsrail işgaline karşı direnişin sembolü haline gelen Filistinli Doktor Hussam Abu Safiye’nin, İsrail ordusunun tanklarına karşı üzerinde beyaz önlüğüyle tek başına yürüdüğü anlar toplumsal medyada milyonlarca defa paylaşılmış ve tüm dünyanın gündemine taşınmıştı. O andan sonra Dr. Hussam ile ilgili resmi kanallardan hiçbir bilgiye ulaşılamadı. İşgal güçleri, elinde bu isimde bir tutuklu bulunmadığını ve akıbetine ait bilgisinin olmadığını öne sürdü. İşgalcilerin açıklamaları gösteriyor ki; zorla kaybetme hatasıyla karşı karşıya kalan binlerce Gazzeli tutuklu üzere Dr. Hussam Abu Safiye’nin akıbeti de hali hazırda büyük bir tehlike altındadır” dedi.
Kalabalık, basın açıklamasının akabinde tekbirler getirerek dağıldı.
