Fidan: Gazze’de Ateşkes Mutluluğu
(ANKARA) – Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gazze’de ateşkes muahedesi sağlanmasını kıymetlendirdi. Fidan, “Ateşkes sağlanmasından memnuniyet duyuyoruz. Bundan sonraki süreçte mutabakatın tüm kademelerinin hayata geçirilmesi, ateşkesin kalıcı hale getirilmesi ve Gazze’ye acil insani yardımın ulaştırılmasının takipçisi olacağız” dedi.
Dışişleri Bakanı Fidan, çalışma ziyareti kapsamında bulunduğu Bakü’de Azeri mevkidaşı Ceyhun Bayramov ile görüştü. İkili görüşme sonrası heyetlerarası görüşme yapıldı. Akabinde iki Bakan ortak basın toplantısı düzenledi. Fidan, şöyle konuştu:
“En güç yolları lakin kardeşlerinizle bir arada yürüyebilirsiniz. Azerbaycan ile olan iş birliğimizin özü budur. İştirakimiz vakitten ve şartlardan bağımsızdır. Bu bir duruştur, yazgı birliğidir. Bu anlayışla Karabağ’daki 30 yıllık işgal periyodunda Azerbaycan’ın yanında durduk. Azerbaycan da en sıkıntı günlerimizde daima Türkiye’nin yanındaydı. Devletlerimizin de halklarımızın da asla tereddüdü olmadı. Tüm imkanlarımızla tüm gücümüzle bütün makûs vakitlerde birbirimizin yanında durduk.
İttifakımızı daha da ileriye taşımak için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Cumhurbaşkanlarımızın tespit ettiği 15 milyar dolarlık ticaret hacmi maksadına ulaşabilmek için daha fazla çalışmamız gerektiği ortada. Güç ve ulaştırma alanlarındaki ortak duruşumuzu sürdürmemiz de ehemmiyet taşıyor. Türkiye ve Azerbaycan Avrupa’nın güç güvenliğine kritik bir katkı sağlamaktadır.
Orta Koridor’un belkemiğini oluşturan Bakü-Tiflis- Kars demiryolu çizgisinin tam kapasiteyle kesintisiz faaliyetine büyük değer veriyoruz. Kars- Nahçıvan demiryolu projesini de en kısa müddette hayata geçirmek istediğimizi biliyorsunuz. Iğdır-Nahçıvan doğalgaz boru sınırı projesi ise işbirliğimize yeni bir boyut kazandırmıştır.
“Azerbaycan’ın haklı tasalarını anlıyoruz”
Değerli kardeşim Azerbaycan- Ermenistan barış sürecinde gelinen noktaya ait bizlere bilgi verdi. Azerbaycan’ın haklı tasalarını anlıyoruz. Azerbaycan ve Ermenistan hudut komitelerinin çalışmalara başlaması konusunda 16 Ocak’ta duyurulan mutabakat kıymetli bir adımdır. Güney Kafkasya’daki sağlanacak barış ve huzur ortamı herkesin çıkarınadır.
Hamas ile İsrail ortasında varılan ateşkes mutabakatı gündemimizdeydi. Ateşkes sağlanmasından memnuniyet duyuyoruz. Bundan sonraki süreçte mutabakatın tüm basamaklarının hayata geçirilmesi, ateşkesin kalıcı hale getirilmesi ve Gazze’ye acil insani yardımın ulaştırılmasının takipçisi olacağız.
Kıymetli kardeşim sayın Bayramov Azerbaycan’ın Şam’daki Büyükelçiliği’nin tekrar faaliyete geçirmek istediklerini belirtti. Biz bu bahiste elimizden geleni çabucak vereceğiz. 29 Ocak’ta Türkiye-Azerbaycan- Özbekistan Üçlü Dışişleri, Ulaştırma ve Ticaret Bakanları toplantısına Ankara’da mesken sahipliği yapacağız. Türkiye-Azerbaycan kardeşliği bölgesel barış ve istikrara katkı sağlamaya devam edecektir. Güçlü Türkiye güçlü Azerbaycan’dır. Güçlü Azerbaycan güçlü Türkiye’dir.”
“İnşallah bu gözyaşı son gözyaşı olur”
İki Bakan ortak açıklamanın ardından gazetecilerine sorularını yanıtladı. İsrail ile Hamas ortasındaki ateşkes ile ilgili soru üzerine Fidan, şu değerlendirmeyi yaptı:
“15 aydır devam eden katliamın ve yıkımın durması bizim için olağanüstü kıymetli. Bilhassa sivil ve çocuk kayıplarının ayrım yapılmadan her gün vuku bulması, gazetecilerin, BM yardım vazifelilerinin ayrım gözetilmeksizin katledilmeleri insanlık vicdanını yaralamakla kalmıyor, milletlerarası sistemin hem kurumsal hem anlamsal ne kadar kıymeti varsa hepsinin yerle bir olmasına sebep oldu. Bunun bu noktada durması bizim için kıymetli. Umuyoruz bundan sonra ateşkes devam eder, insani yardımların kesintisiz Gazze’nin her tarafını ulaştırılmasına müsaade verilir, Gazze’de yerlerinden edilmiş, meskenlerinden sürülmüş belirli bir köşeye sıkıştırılmış Filistinlilerin konutlarına dönmeleri değerlidir. Bu inşallah en kısa müddette olur. Zira kış şartlarındayız, şu anda açıkta kalan, çadırlarda kalan, güç durumda soğukta, gıdasız, ilaçsız 2 milyon insan var. Bunların uygun şartlara dönmesi kıymetli. Bu bahiste Türkiye milletlerarası toplumla bir arada elinden geleni yapacak. İnşallah bu gözyaşı son gözyaşı olur. Bundan sonra süratle yaralarımızı sarıp iki devletli tahlili hayata geçirip bölgede olağanlaşmayı sağlarız. Bilhassa iki devletli tahlil basamağı güç ve uzun bir adım, kimilerinin muhakkak istemediği bir adım. Lakin bu olmadan hem İsrail’in hem Filistin’in hem bölgenin inançta ve istikrarda olmayacağı herkesin malumu. Bugünden sonra daha insani ve kalkınmaya yönelik yardımlar için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.”
