İYİ Parti Lideri Dervişoğlu’ndan Sert Açıklamalar
İYİ Parti Genel Lideri Müsavat Dervişoğlu, “Devlet aklı yeniden vatanı teslim edecek hale düştüyse bize düşen Türk milletinin aklına dönmektir. Zira millet, kendini devlet zannedenlerden büyüktür” dedi.
İYİ Parti Genel Lideri Müsavat Dervişoğlu, TBMM’de partisinin küme toplantısında konuştu. Dervişoğlu, Türkiye’nin sıkıntı vakitlerden geçtiğini belirterek, “Bütün bir 2024 yılını acı deneyimlerle geçirdik. İktidar, vatandaşa karşı hiçbir vaadini yerine getirmediği üzere ne yasal ne anayasal ne insani ne de vicdani hiçbir görevini de umursamadı. Acılara kör, çığlıklara sağır kaldılar. Bu sessizliğin hayra alamet olmadığını, 85 milyondan esirgenen şefkat elinin tekrar 85 milyondan esirgenen umut hakkının 22 Ekim’de teröristbaşına verilmesiyle daima birlikte deneyim ettik” dedi.
‘DEVLET AKLI DİYE YUTTURULAN BİR DELİRMİŞLİK HALİ’
Devleti sevk ve yönetim eden iktidar ve ortaklarının, Türk milletine karşı bir kalkışma içerisinde olduğunu söyleyen Dervişoğlu, “15 Temmuz neyse 22 Ekim 2024 tarihinde başlatılan ‘Kirli eller süreci’ de bizim için birebirdir. Zira hem devlet hem de toplum birebir anda büyük bir girdabın adeta bir kara deliğin içerisinde atılmıştır. Yaklaşık 3 aydır devam eden bu kalkışma, aslında başlarında huniyle gezen bir avuç adama, ‘Aman hünkarım, başınızdaki olsa olsa taçtır, tuğdur’ demekle vazifeli dalkavuklar eliyle ‘devlet aklı’ diye yutturulan bir delirmişlik halidir. Lakin gülüp geçemeyeceğimiz, ‘Aman’ deyip bırakamayacağımız bir meczupluktur bu. Bugün iktidar, avanesi ve ortakları, bebek katiliyle tıpkı noktaya gelmiş durumdadır. Görüldüğü ve işitildiği üzere Beştepe, Balgat ve İmralı tıpkı maksat ve gayeyle birleşmiş, bir ortaya gelmiştir. Soru artık onların niyetleri ve maksatlarına dair değildir. Soru aklında, kalbinde ve ruhunda Atatürk’e şükran, sevgi ve minnet besleyenlerin Cumhuriyetin vatandaşı ve Türk milletinin bir mensubu olmaktan onur ve gurur duyanların ne yapacakları, neye karar verecekleri ve hangi adımı atacakları meselesidir” diye konuştu.
‘MONDROS’U MÜTAREKE EDENLERLE TIPKI AKIL’
Devletin, devleti yönetenlerce yıkılmakta olduğunu aktaran Dervişoğlu, “Bunların ‘devlet aklı’ dedikleri şey, Mondros’u mütareke edenlerle, Sevr’i imza edenlerle tıpkı akıldır. Onlar da vatanı işgalcilere teslim ederken devlet aklıyla hareket etmekteydiler. İşte bizlere düşen misyon, o paçavraları da onları imzalayanları da dün nasıl yırtıp attıysak, bugün de tıpkı ruh ve şuurla harekete geçmektir. Devlet aklı tekrar vatanı teslim edecek hale düştüyse bize düşen Türk milletinin aklına dönmektir. Zira millet, kendini devlet zannedenlerden büyüktür” dedi.
‘MİLLETTEN SAKLAYACAK PLANIMIZ YOK’
Dervişoğlu, ihanet şebekeleriyle, millet ve Cumhuriyet düşmanlarıyla, kapalı kapılar gerisinde hiçbir görüşme ya da müzakere yapmayacaklarını belirterek, “Bizim bu büyük milletten saklayacak bir planımız yok. Her şey bu milletin bilgisi dahilinde ve kamuoyuna açık bir biçimde yaşanacaktır. Beni bu salonda dinleyen dava arkadaşlarım ve ekran başında izleyen vatandaşlarım da âlâ anlasınlar. Bu nesebi gayrı sahih planı, Mondros üzere Sevr üzere yırtıp atmak için sokaklarda, meydanlarda, Meclis’te, nerede ve nasıl gerekiyorsa her yerde çaba etmek periyodu başlamıştır. Parolamız muhakkaktır; Türkiye’yi Türksüzleştirmeyeceğiz. Türk milletini böldürmeyeceğiz. Cumhuriyetin niteliklerini değiştirtmeyeceğiz” açıklamasında bulundu.
‘BU PARTİ STÜDYOSU DEĞİLDİR’
Dervişoğlu, partisinde yaşanan milletvekili istifaları ile ilgili şöyle konuştu:
“Vatandaşlarımıza olduğu kadar, seçmenimize karşı da bir sorumluluğumuz olduğu unutulmamalıdır. Bunun hilafına bir hareket planı olan, öteki türlü hesapları olan veya İYİ Parti seçmeni dışında hesap verdiği öteki bir makamı olan varsa bilsin ki ortamızda yeri yoktur. Zira ulusal gayret vakti ihanete merhamet yoktur. Seçildiği oyların ne manaya geldiğini hala bilmeyen varsa, o seçmenlerin verdiği Meclis görevinin neyi gerektiğini anlamayan veya bu çabayı vermek yerine bundan kaçmayı tercih edenler varsa, size açık olan kapıların nereler olduğu malumdur. O kapılarda, yakasında taşıdığı milletvekili rozetinin tartısını kuyumcu tartısındaki sayıdan ibaret görenlere birebir tartıyla gramajı yüksek rozetler takmak isteyenler de vardır. Bize, hamaseti ve gururu 3 gram olanlar lazım değildir. Bu parti siyasetçiyim diye poz kesmeye çalışanların fotoğraf stüdyosu değildir.”
Grup toplantısı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dervişoğlu, en düşük emekli aylığındaki artışla ilgili, “O bir emekli maaşı değil, sadaka mahiyetinde bir şeydir. Münasebetiyle milletin kıymetlerine, doğrularına, hakkına ve hukukuna sahip çıkmaya hükümeti buradan uyarıyorum. Onları vazifelerini yapmaya davet ediyorum” karşılığını verdi.
