Köprü ve Otoyol Zammına Sürücüler İsyan Etti: Gırtlağımıza Kadar Dolduk.. Vatandaşın Sırtından İnmiyorlar.
Haber: Hakan KAYA-Kamera: Onur DURSUN
(İSTANBUL) Köprü ve otoyollara gece yarısı gelen artırımlar şoförleri isyan ettirdi. Şişli Mecidiyeköy’de ANKA mikrofonuna konuşan şoförler, “Cezalar ağır, köprü ve otoyol fiyatları fazla. Devlet babanın vatandaşı düşünmesi lazım ancak vatandaşın sırtından inmiyor. Gırtlağımıza kadar dolduk. Çok kızgınız. Maaşlar da yetmiyor. Zati taban fiyata az artırım yaptılar. Gerçekten yetmiyor. Yetkililer biraz ellerini vicdanına koysunlar” dedi.
13 Ocak gece yarısından itibaren geçerli olmak üzere köprü ve otoyol fiyatlarına artırım geldi. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü için geçiş fiyatı 47 TL, Çanakkale Köprüsü 790 TL, Osmangazi Köprüsü 795 TL, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçiş ise 80 TL oldu. Şişli Mecidiyeköy’de köprü ve otoyollara yapılan bu artırımları şoförlere sorduk. Şoförlerin verdiği yanıtlar şöyle oldu:
“Zamlara alıştık artık. Söyleyecek bir şey yok. Allah yardımcımız olsun.”
“Kemerler patlamak üzere”
“Ne desem boş. Kemerler sıkıldı. Kemerler patlamak üzere. Bu artırımlar bu ülke için çok. Biniyoruz bu araca ödemek zorundayız.”
“Yüzde 30 taban fiyata artırım yapıyorlar, kendileri yüzde 50 yapıyorlar. Takdir halkın.”
“Mantıksız bence. Olmaması gereken bir artırım yapıldı. Biliyorsunuz ondan sonra isyan çıkıyor. Taban fiyata de, emekli maaşlarına da artırım kâfi değil.”
“Zamları vatandaşlara yansıtıyoruz”
“Hükümete şunu söylemek istiyorum. Sebze-meyveyi, yani besin hususlarını bir yerden bir yere götürüyoruz. Bunu da vatandaşa yansıtıyoruz. Üçüncü köprüden dolaşmak için en aşağı otomobilimiz 3-4 bin lira fark veriyor. Bu 16 tonda ne yapıyor biliyor musunuz? Dünya kadar milletin yiyeceği ekmeğe artırım yapıyoruz. Cumhurbaşkanımızdan bunu bilhassa istiyorum ki, köprü yolları kamyoncunun biraz daha genişletelim. En azından bize üçüncü köprüden değil, ikinci köprüden geçirsin. Biz 300 kilometre fazla yol yapıyoruz. Bu 3-4 lira vatandaşlara yansıyor. (gırtlağını göstererek) Şuraya kadar dolduk. Cezalar ağır, ikincisi köprü ve otoyol fiyatları fazla. Cumhurbaşkanımızın bu mevzuyla ilgilenmesini istiyorum.”
“Devlet babanın vatandaşı düşünmesi lazım ancak vatandaşın sırtından da inmiyor”
“Ekonominin bu kadar makûs olduğu bir ülkede, taban fiyat, personel artırımlarının karşısında artırımlar çok yüksek. Devlet çok yanlış yapıyor. Devlet babanın vatandaşı düşünmesi lazım fakat vatandaşın sırtından da inmiyor.”
“Yetkililer biraz ellerini vicdanına koysunlar”
“Çok kızgınız. Maaşlar da yetmiyor. Zati minimum fiyata az artırım yaptılar. Sahiden yetmiyor. Yetkililer biraz ellerini vicdanına koysunlar. Biraz taşın altına elini koysunlar. Emeklilere ve emekçilere biraz takviye olsunlar. Herkes perişan durumda.”
“Gülüyoruz artık halimize yapacak bir şey yok”
“Valla az bile bize. Daha çok yapsınlar onu isterim. Hak ediyoruz biz bu artırımları. Ben de bir emekliyim. Benim maaşım kirama yetmiyor. Gülüyoruz artık halimize yapacak bir şey yok.”
“Bizim oksijen, su üzere temel bir gereksinimimiz oldu artık”
“Valla sevinçliyiz, memnunuz. Her şey değerleniyor, kıymetleniyor bence hoş bir şey. Artırımları olumlu karşılıyorum. Yani artırım olmazsa yapamayız. Bizim oksijen, su üzere temel bir gereksinimimiz oldu artık.”
“Ne olursa yoksul fukaranın sırtına yüklüyorlar”
“Bu artırımlara alıştık artık bir şey diyemiyoruz. Merhum Süleyman Demirel’in köprüsünden (Örneğin) 15 liraya geçiyorum, öbür köprüden 70-80 liraya. O da birebir demiri, çimentoyu kullanmış. Ne fark ediyor ki? Benim aracım o köprülerden 70 liraya geçiyor. Merhum Süleyman Demirel’in köprüsünden 20 liraya geçiyor. Şu farka bakar mısın? Ne olursa yoksul fukaranın sırtına yüklüyorlar.”
