Memurlar Hükümete Maaş ve Refah Talep Etti
Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) ve bağlı sendikalar, Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde gerçekleştirdikleri eylemle kamu vazifelilerinin maaş artışları ve gelir adaleti konusundaki taleplerini lisana getirdi.
Memur-Sen ve bağlı sendikalara üye yaklaşık 200 kişilik küme, Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde, ‘İnsanca yaşam için memura refah payı’, ‘Emeğimi hor görme enflasyona ezdirme’ sloganları attı. ‘Emeğimin hakkı gassalın önüne gelmeden verilsin’ ‘Enflasyon farkı artırım değildir’, ‘memur refaha muhtaç’ yazılı pankartların açıldığı harekette konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 2025 yılının birinci günlerinde alım gücünün aşağı gerçek baskılandığı bir süreçte ‘enflasyona ezdirmeyeceğiz’ kelamını tartıştıklarını lisana getirdi. Yalçın, yıllık enflasyonun yüzde 44,38 olarak gerçekleştiğini hatırlatarak, “Değerli işçi arkadaşların bugün bu durumu haykırmak, sesimizi duyurmak, kapalı misyonlarına reva görülen yüzde 11,54’lük artırıma karşı gelirimiz artmıyor, aldığımız yetmiyor diyerek Hazine Maliye Bakanlığı önünde refah payı talebimizi dillendirmek için bir ortadayız. Yıllık enflasyon yüzde 44,38 olarak gerçekleşti. Hepimiz hissedilen enflasyonun açıklanan enflasyonla uyumsuz olduğunu, münasebetinin olmadığını biliyor ve yaşıyoruz. Sabit gelirlerin, kira, elektrik, doğal gaz, besin, mecburî harcamalarından oluşan sepetinin açık alınan enflasyonla uyuşması mümkün değil” açıklamasında bulundu.
“Yılbaşından itibaren ekmeğe yüzde 25 artırım geldi, kiralar ise yüzde 60 yükselecek”
Yalçın, yüksek enflasyonu vatandaşların hayatın her yerinde hissettiğini kelamlarına ekleyerek, “Enflasyonu elektrik faturasının ödendiği yere değil faturayı ödeyene sormak lazım. Yumurta enflasyonu reyondaki etikete değil, yumurtayı alan işçiye sormak lazım. Bir yılda doğalgaz yüzde 60, elektrik ve akaryakıt yüzde 40, market pazar enflasyonu yüzde 100 artmış durumda. Yılbaşından itibaren ekmeğe yüzde 25 artırım geldi. Kiralar ise yüzde 60 yükselecek. Sabit gelirlerin yaşadığı darlığı yüzde 44 olarak yorumlamak bu yüzden mümkün değildir. Hayatın içinde yaşayan ve bu süreçte birçok zorlukla karşılaşan sabit gelirlerin tamamı ne enflasyon sayısına mana verebiliyor ne de yüzde 11,54 maaş artışını hazmedebiliyor” sözlerini kullandı.
“15 artırım ve toplamda istediğimiz yüzde 10 refah hissesi verilmiş olsaydı bu tartışma gündeme gelmeyecekti”
Yalçın, 7. Toplu Kontrat çerçevesinde yaptıkları tekliflerin yürürlüğe girmesi gerektiğini vurgulayarak, “Memur-Sen olarak 2025’in birinci periyodu için teklif ettiğimiz yüzde 15 artırım ve toplamda istediğimiz yüzde 10 refah hissesi verilmiş olsaydı bu tartışma gündeme gelmeyecekti ve kamu vazifelileri bugün sesini yükseltmek zorunda kalmayacaktı. Maliye tarafının bürokratları tutturmuşlar bir hayal onun peşinden gidiyorlar. Neymiş efendim? Artırımlara az verirsek ve sabit geriliği baskılarsak enflasyon düşer. Altını çize çize ısrarla söyledik. Enflasyon çok süratli yükselir ama çok süratli düşmez. Bunun yolu bu değil” formunda konuştu.
“Alacağımız maaşlarda kayıplar telafi edilsin, refah hissesi verilsin”
Kamu görevlilerin devletin maliyet ögesi ve yükü olmadığını da söyleyen Yalçın, “Yöneticilerin ve karar alıcıların bu bakış açısına sahip olması gerekir. Bu yüzden ayın 15’inde alacağımız maaşlarda kayıplar telafi edilsin, refah hissesi verilsin, alım gücü tamir edilsin istiyoruz. Bunu gerçekleştirmek için düşünmeye, araştırmaya, sistem aramaya gerek yok. Yedinci periyot toplu kontrat masasında teklif ettiğimiz birinci altı ay için yüzde on beş artırımla iki yıl için teklif ettiğimiz yüzde on refah hissesi bu on beş itibariyle maaşlara yansıtılmalı. Bu tartışma bitmeli. Yırtık, yırtık dikişle kapatılacak durumdayken tedbir alınmalıdır. Aksi takdirde vakit kaybettikçe yama yırtığı kapatmaz” halinde konuştu. – ANKARA
