Şam Havalimanı’nda Duygu Dolu Anlar
Suriye’de Baas rejiminin yıkılmasının akabinde Şam Havalimanı’na birinci milletlerarası uçuşun Katar’dan yapılmasıyla ülkelerine ve sevdiklerine kavuşanlar his dolu anlar yaşadı.
Bugün milletlerarası sivil havacılık trafiğine açılan Şam Milletlerarası Havalimanı’na yurt dışından gelen birinci uçak, Katar’ın başşehri Doha’dan yapıldı.
Yolcular yeni özgür Suriye bayraklarıyla uçaktan inerken ihtilal sloganları attı, müzikleri söyledi. Bazıları de hislerine hakim olamayarak göz yaşlarını tutamadı.
Dış sınır yolcu çıkışında sevdiklerini bekleyen Suriyeliler de vakit zaman hislerine hakim olamazken, kimi yolcular da ellerinde çiçeklerle geldi, birtakım yolcular ise taşınabilir hoparlörden ihtilal müzikleri çaldı.
Sevdiklerine kavuşmayı bekleyen Suriyeliler, gözlerini yolcuların çıkış kapısından ayırmadı. Yakınlarını görmeye hazırlanan Suriyeliler ise göz yaşlarını hakim olamadı.
Beşşar Esed rejiminin yıkılmasından sonra başşehir Şam’a ulaşan birinci memleketler arası sivil uçaktan inen Suriyeli yolcular, gerek pasaport kuyruğu, gerek bagaj alım bantları başında beklerken yaşadıkları his ve heyecanı, slogan atarak ve sevdiklerine sarılarak gösterdi.
Bekleme salonunda yolcuların ve yakınlarının birbirlerine uzun uzun sarıldığı, hasret giderdiği ve sevinç gözyaşlarını tutamadığı görüldü.
İlk dış çizgi seferinde Şam’a gelenler ile havalimanında aile üyeleri ve arkadaşlarını karşılayan Suriyeliler, deneyimlediği his dolu anları AA muhabirine anlattı.
“Beraber yürüdük biz bu yollarda” müziğini söyledi
Bagaj alanında bekleyen farmakolojist Dr. Kaldun İsa, hem Suriye hem Türkiye olmak üzere ikili vatandaşlığa sahip olduğunu aktararak 14 yıldır ülkesine gelemediğini söyledi.
Söz konusu periyotta Suriye’deki durumun “tahayyül bile edilemeyeceğini” kaydeden İsa, kimi aile üyeleriyle, telefon ve internetle dahi bağlantı kuramadığını vurguladı.
“Allah’a şükür artık Esed rejiminin olmadığı özgür Suriye’mizdeyiz.” diyen İsa, eşiyle geldiği havalimanına inişi sonrası direkt ailesinin yaşadığı Hama’ya gideceğini lisana getirdi.
Çocuklarının Konya’da yaşadığını ve eğitim gördüğünü belirten İsa, “Türkiye bizim kardeşimiz.” diye seslenerek “Beraber yürüdük biz bu yollarda” müziğini Türkçe söyledi.
Komşu Türkiye halkına “Gelin, Suriye’yi ziyaret edin.” daveti yapan 5 çocuk babası İsa, kalbinin bir yarısının ülkesinde, öteki yarısının Konya’da olduğunu kaydetti.
Dünyayı gezerken “vatan hasreti” hala taze
Usame Musavi de dünyada birçok yere seyahat etmesine karşın vatanı Suriye’den 16 yıl başka kaldığını belirterek, gurbette yaşadığı vatan hasretini paylaştı.
Bir mühlet bulunduğu Kolombiya’nın başşehri Bogota’nın, birçok taraftan başşehir Şam’ı anımsattığını kaydeden Musavi, “Ancak hep ben Şam’ı tercih ederim, Şam daima kalbimizde.” diye konuştu.
Musavi, bir mühlet kaldığı İspanya’nın güneyindeki Kurtuba kentini de “Batı’nın Şam’ı” olarak gözlemlediğini tabir ederek “Allah’a şükür artık Suriye’deyim.” dedi.
Çok sayıda aile üyesinin kendisini beklemesinden heyecan duyduğunu aktaran Musavi, kente girmesiyle birinci olarak Emevi Mescidi’ne giderek namaz kılmak için sabırsızlandığını söyledi.
“Özgür Suriye’de” olmaktan memnunluk duyduğunu vurgulayan Musavi, birinci fırsatta klâsik Suriye mutfağını tatmak istediğini belirtti.
Dünyaya iletmek istediği bildirisi sorulan Musavi, “Eğer âlâ niyetiniz yoksa ve Suriye’ye entegre olmayacaksanız, uzak durun.” sözünü kullandı.
“Diktatörlüğe karşı bir devrim”
Suriyeli olarak dünyanın birçok ülkesine seyahat ettiğini lisana getiren Musavi, bu seyahatlerde “Suriye ve Suriyelilerin küçümsendiğini” ve Suriye konusunda “gerçeklerin bilinmediğini” gözlemlediğini aktardı.
Musavi, “İnsanlar ‘iç savaş’ diye düşünüyor, (burada ise durum) bir iç savaş değil, diktatörlüğe karşı bir ihtilaldir. Ülkeyi geri istiyoruz ve burada yapmaya çalıştığımız bu.” diye konuştu.
“Uçak havada birkaç çeşit attı”
Pasaport denetiminden boynunda özgür Suriye bayrağıyla çıkan Ammar Naccar da 8 ay evvel “korku ve telaş içinde” ülkesini ziyarete geldiğini anlattı.
Naccar geçmişte diğer ülke vatandaşlığı almayı düşündüğünü fakat artık bu kadar yıldan sonra birinci kez vatanı olduğunu hissettiğini, hislerini tanım edemeyeceğini söyledi.
8 Aralık’tan itibaren uçuşların açılmasını beklediğini belirten Naccar, “Uçak havada birkaç tıp attı. Bugüne kadar geldik lakin o uçağın inişini beklerken son 20 dakika, son bir aydan daha heyecan içinde geçti.” diye konuştu.
“Elhamdülillah artık ülkesine, ailesine kavuştu”
Kız kardeşi Umm-Mühenned’i 14 yıl ortadan sonra ülkesinde karşılayan Yahya Bukaş da hisli anlar yaşadığını paylaşarak hislerini tanım edemeyeceğini, 14 yıldır kardeşinin, ailesinden ve ülkesinden yoksun olduğunu belirtti.
Duyduğu heyecandan uçak iniş saatinden iki saat evvel havalimanına geldiğini kaydeden Yahya Bukaş, “Bugüne kadar kardeşimi görebileceğimize, onun da ülkesini ve ailesini görebileceğine hiç inanamazdık. Elhamdülillah artık ülkesine, ailesine kavuştu.” dedi.
Umm-Mühenned de bir ay boyunca ülkesine gelmek için sabırsızlandığını “gece boyunca uyuyamadığını” aktardı.
