Suriye’de Yeniden İnşa İçin Yaptırımlar Engelleyici
Suriye’de süreksiz hükümetin Başbakanı Muhammed el-Beşir, milletlerarası yaptırımların, devrik rejimin akınlarıyla harap olan bölgelerin tekrar inşasını engelleyen faktörlerden biri olduğunu belirtti.
Başbakan Beşir ile Toplumsal İşler ve Çalışma Bakanı Fedi Kasim, devrilen Beşşar Esed rejiminin atakları nedeniyle yerlerinden edilen sivillerin sığındığı İdlib kırsalındaki kampları ziyaret etti.
Kamptaki vatandaşların düşüncelerini dinleyen Beşir, kamp sakinlerine, köy ve kasabaların yine imarı ve geri dönüşlerinin önündeki tüm mahzurların kaldırılması için çalışacaklarına dair kelam verdi.
Uluslararası yaptırımlar tekrar inşa sürecini yavaşlatıyor
Ziyaret ettikleri Maarra, başşehir Şam ve Humus kırsallarındaki köyler üzere büsbütün yıkılmış bölgelerde yine inşanın öncelikli problem olduğunu belirten Beşir, bunun, yine imar için açılan dayanak fonları ve yeni idarenin gayretleriyle yapılacağını tabir etti.
Beşir, yıkıma uğrayan yerlerin tekrar inşasını hızlandırmaya yönelik tüm uğraşlara karşın, Suriye halkına uygulanan milletlerarası yaptırımların, bu sürecin önündeki en büyük mahzurlardan biri olduğunu vurguladı.
Yaptırımların kaldırılması ve yine inşa fonlarının finansmanı için efor gösterdiklerini söyleyen Beşir, ” ABD Dışişleri Bakanlığı, bazı yaptırımların hafifletildiğini açıklamış olsa da bu, tekrar inşayı başlatmak için kâfi değil.” tabirini kullandı.
“Öncelikli maksadımız, halkın köylerine ve meskenlerine dönüşünü sağlamak”
Beşir, Suriye’nin kuzeyindeki bu kamplara yaptıkları ziyaretin maksadını şu sözlerle anlattı:
“Biz buraya gelerek kamptaki vatandaşlara şu bildirisi iletmek istedik: ‘Biz sizin yanınızdayız. Siz de sabrınız, direnç göstermeniz ve zulüm, göç, yerinden edilme, ülkenizi, konutlarınızı ve mallarınızı bırakma konusundaki dayanıklılığınızla bu zaferin bir modülü oldunuz.’ Önümüzdeki süreçte öncelikli maksadımız, yıkılan binaların tekrar inşasını tamamlamak ve böylelikle halkın köylerine ve konutlarına dönüşünü sağlamaktır.”
Kamplarda yaşayanların, yıllarca zorla yerinden edilmenin ağır yükünü taşıdığını kaydeden Beşir, birtakım ailelerin 2013’ten beri bu kamplarda yaşadığını lisana getirdi.
