Teğmenlerin Disiplin Soruşturması Başladı
Haber: Mehmet Oflaz/ Kamera: Ünal Aydın – Yasin Kabadayı
(ANKARA) – Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Konseyi’ne sevk edilen teğmenlerin avukatlığını üstlenen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Lideri Erinç Sağkan, “Teğmenlerin sevinçlerini aileleri ile paylaştıkları ve ülkeye inanç veren halleri TSK açısından gurur vesilesidir. Lakin TSK’nın prestijini zedeleyen ise bu sürecin kamuoyundaki tartışma biçimi ve maalesef ki bu sürece ait olarak yürütülen disiplin soruşturmasıdır. Bugün hukukçular olarak burada hukukun işlediğine şahit olmak istiyoruz. 85 milyonun kalbinin, ruhunun, gönlünün bizlerle birlikte burada olduğunu biliyoruz” dedi.
Kara Harp Okulu mezuniyet merasiminden sonra kılıç çatarak “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı attıkları için TSK’dan ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Konseyi’ne (YDK) sevk edilen teğmenlerin savunması, saat 14.00’te Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda başladı.
Teğmenlerin avukatlığını üstlenen TBB Başkanı Sağkan, beraberindeki avukatlarla Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda açıklama yaptı. Sağkan, şunları söyledi:
“30 Ağustos 2024 tarihinde Kara Harp Okulu mezuniyet merasiminde, merasim bitiminde birtakım teğmenlerin sevinçlerini paylaştığı kutlamaya ait olarak yürütülen disiplin soruşturmasının değerlendirmesinin yapılacağı duruşmasına katılmak üzere burada değerli avukat meslektaşlarımızla birlikte hazır bulunuyoruz. Süreci kısaca hatırlamakta yarar olduğuna inanıyorum. Zira bugün yapılacak olan disiplin soruşturması kolay bir soruşturma değil. Teğmenlerin telaffuzlarını hatırlamamız gerekiyor. Ne demişti teğmenler, ne yapmışlardı? Subay andını, yaklaşık 27 yıldır tekrarlanan subay andını okumuşlar, Mustafa Kemal’in askerleri olduğunu söz etmişler ve klâsik olarak yaptığı kutlama biçimi olan kılıç çatma ritüelini gerçekleştirmişlerdi.
“‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ demenin TSK’nın prestiji ile nasıl bir ilgisi var?”
Neydi subay andının içerisinde tabir ettikleri? ‘Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını, ayrılamaz bütünlüğünü koruyacaklarına’ dair bir yemindi. Nedir burada birilerini rahatsız eden? ya da tüzel terminolojisi bakımından söyleyecek olursak bu harekette, bu tabirde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin prestijini zedeleyen nasıl bir tabir yer almaktadır, bunun karşılığını arayacağız bugün. Ne dedi teğmenler devamında? ‘Aziz vatanın bir karış toprağına uzanan eller karşılarında bizi bulacaklardır’ dedi. Bu telaffuzda nasıl bir prestij zedelemesi vardır TSK bakımından, bugün bunun yanıtını verecek buradaki heyet. ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ demenin TSK’nın prestiji ile nasıl bir ilgisi vardır, herhalde birinci sefer Türkiye’de bu türlü bir disiplin soruşturmasında TSK çatısı altında bu telaffuz üzülerek tabir ediyorum ki tartışmaya açılacak.
Biz şunu çok güzel biliyoruz. Mustafa Kemal’in askeri olmak bugün üç Harp Okulu’ndan üç bayan subay birincilikle ayrılıyorsa, işte budur, Türkiye Cumhuriyeti’nde eşit birey, vatandaş olmak demektir. Emperyal işgaline karşı milletiyle bir arada verilen zaferin başkumandanı demektir ve ebedi başkomutan demektir Mustafa Kemal Atatürk. O yüzden TSK mensubunun ‘Mustafa Kemal’in askeriyiz’ demesi, bırakın prestij ile ilgili bir tartışmayı, olmazsa olmazdır. Üzülerek şunu tabir etmek istiyorum ki, teğmenlerin sevinçlerini aileleri ile paylaştıkları ve ülkeye inanç veren tutumları TSK açısından gurur vesilesidir. Fakat TSK’nın prestijini zedeleyen ise bu sürecin kamuoyundaki tartışma biçimi ve maalesef ki bu sürece ait olarak yürütülen disiplin soruşturmasıdır. Bugün hukukçular olarak burada hukukun işlediğine şahit olmak istiyoruz. 85 milyonun kalbinin, ruhunun, gönlünün bizlerle birlikte burada olduğunu biliyoruz.”
“Karar bugün açıklanmaz”
Kararın bugün açıklanıp açıklanmayacağının sorulması üzerine avukat Mustafa Güler, “Karar bugün açıklanamaz, bugün yalnızca duruşması yapılacak. Kararın açıklanması gerekçeli karar yazılıp Ulusal Savunma Bakanlığı’nın (MSB) bu kararı onaylandıktan sonra olur. Buna ait bir tarihi biz veremeyiz lakin MSB size daha güzel, net bir bilgi verir” sözlerini kullandı.
